ÜMİT KAFTANCIOĞLU Biyografisi

Ümit Kaftancıoğlu kimdir?
Ümit Kaftancıoğlu, 1935 yılında Ardahan'ın Hanak ilçesinin Koyunpınarı (Saskara) köyünde dünyaya geldi.
İlkokulu bitirdikten sonra köy çocuklarına açık tek kapı olan Köy Enstitüsü’ne girmek için yıllarca uğraştı, Cılavuz Köy Enstitüsü’ne girdi. Kaftancıoğlu, Köy Entitüleri'nin tamamen kapatılması üzerine Cilavuz Köy Enstitüsü'nün ardılı olana Kâzım Karabekir Öğretmen Okulu'nu bitirdikten sonra Mardin’in Derik ilçesinde ilkokul öğretmeni olarak görevine başladı.
Daha sonra Balıkesir Necati Bey Eğitim Enstitüsü Edebiyat Bölümünü bitirip bir süre Rize’nin Pazar ilçesinde Türkçe öğretmenliği yaptı. Yedek Subay olarak görev yaptığı askerlik dönüşü, TRT'nin açtığı sınavı kazanarak, Köy Yayınları bölümünde göreve başladı. TRT İstanbul Radyosu'nda "Av Bizim Avlak Bizim", "Dilden Dile" ve “Yurdun Dört Bucağından” gibi programlarla halk kültürünü, halk âşıklarını, halkın eksiğini ve sıkıntılarını mikrofona taşıdı.
“Gerçek edebiyatın halkın ağzında, dilinde olduğunu bilmeliyiz. Halkın sözlü edebiyatını yazıya geçirecek, değerlendirecek olanlar da halk çocuklarıdır.” Diyen Kaftancıoğlu Anadolu'yu gezerek derlemelerle halkın sözlü yazınını ve halk türkülerini yazıya döktü. “Evreşe Yolları Dar” ve “Yüksek Yüksek Tepeler Ev Kurmasınlar” türküleri Kaftancıoğlu'nun derlemeleri arasındadır.
Radyo programcılığı yanında edebiyat dünyasında da adını duyuran Kaftancıoğlu, "Dönemeç"le (Öykü) TRT Büyük Ödülü birincilik (1970) ve "Hakullah"la (Röportaj) Milliyet Gazetesi Karacan Ödülü birinciliği (1972) aldı. 11 Nisan 1980 günü görev yaptığı TRT İstanbul Radyosu’na gitmek için çıktığı evinin önünde öldürüldü.
Yapıtları
Kaftancıoğlu Dönemeç, Çarpana ve İstanbul Allak Bullak öykülerini, Hakullah röportajını, Yelatan ve Tüfekliler romanlarını, Tek Atlı Tekin Olmaz ve Köroğlu Kolları halk destanlarını ve Kekeme Tavşan, Çizmelerim Keçeden, Altın Ekin, Dört Boynuzlu Koç, Hızır Paşa, Çoban Geçmez, Şülgür Deresi ve Salih Bey çocuk kitaplarını kaleme aldı.
Soner Yalçın Ümit Kaftancıoğlu için ne yazdı?
Ümit Kaftancıoğlu (1934-1980)… Kars/Ardahan- Hanak İlçesi Koyunpınar (Saskara) Köyü'ndendi. Yedi çocuklu yoksul bir ailenin beşinci çocuğu idi. El kapısında çobanlık yaparken, Cumhuriyet'in ilk Köy Enstitülerinden Kars Cilavuz Köy Enstitüsü'ne girerek hayatını değiştirdi. İlkokul Öğretmeni oldu! İlk görev yeri Mardin Derik İlkokulu'ydu. Ardından Balıkesir Necatibey Eğitim Enstitüsü edebiyat bölümünü bitirdi. Rize Pazar Ortaokulu Türkçe öğretmeni oldu… Askerlik dönüşü hayatında yeni sayfa açıldı; TRT'nin açtığı sınavı kazanarak köy yayınları bölümünde göreve başladı. TRT İstanbul Radyosu'nda yaptığı programlarla halk edebiyatını anlattı. “Gerçek edebiyatın halkın ağzında, dilinde olduğunu bilmeliyiz. Halkın sözlü edebiyatını yazıya geçirecek, değerlendirecek olanlar da halk çocuklarıdır” diyen Kaftancıoğlu Anadolu'yu gezerek halk türkülerini yazıya döktü. Günümüzde herkesin bildiği, “Evreşe Yolları Dar” ve “Yüksek Yüksek Tepelere Ev Kurmasınlar” türküleri Kaftancıoğlu'nun derlemeleri arasındadır… Ve keza: Başta Cumhuriyet, Milliyet, Aydınlık olmak üzere günlük gazetelere ve Varlık, Türk Dili, Yeni Ufuklar gibi edebiyat dergilerine Türk kültürüne dair makaleler yazdı. Kitapları ödüller aldı. 12 Mart 1971 askeri darbesiyle sürüldü. 12 Eylül 1980 askeri darbesine az kala… Tarih: 11 Nisan 1980. İlkokul öğrencisi kızı Pınar'ın gözü önünde kurşunlanarak öldürüldü! Cumhuriyet projesinin ürünü Ümit Kaftancıoğlu neden katledildi? Kendilerine “Türk Milliyetçisi” diyenler bu cinayeti neden işledi? Bu soruları sürekli halı altına süpürüyoruz… Sahiden milliyetçi mi? Katledilen sadece Ümit Kaftancıoğlu değil. Çorum'daki 1980 Temmuz katliamının sebebi de aynı değil mi? Yobazlık… Sivas'daki 1993 Temmuz yangınının sebebi de aynı değil mi? Bağnazlık… Bunlar hiç tesadüf değil. Bunlar “yoldan çıkmış bir güruhun” işlediği cinayetler filan değil; kendimizi kandırmayalım! Birileri… Çaldıran Savaşı'ndan beri 505 yıldır sürdürüyor bu sinsi düşmanlığı/kan davasını… Müfettiş Esat Uras'ın raporuna göre, Kars, Sivas, Çorum Alevileri aynı Türkmen boyuna mensup. Çaldıran Savaşı'ndan sonra… Kimi Oğuz Türkleri -o dönem el üstünde tutulan- Kürtleşerek hayatta kaldı. Kimileri ise Anadolu'nun dört yanına sürgüne gönderilip paramparça edildi. Bu sebeple… Sivas Madımak'ta yakılan Divriğililer ile, katledilen Koyunpınarlı Ümit Kaftancıoğlu öz akrabaydı… Benzer acıları yaşamalarına şaşmamak lazım; 505 yıllık zulümden-kinden bahsediyoruz! İşte… Cumhuriyet, Köy Enstitüsü gibi projelerle Osmanlı'dan kalan bu “kanlı mirası” ortadan kaldırmayı hedefledi. Ama tam başarıya ulaşamadı. Umarım… Kendilerini “Türk Milliyetçisi”- “Ülkücü” olarak tanımlayanlar, “düşman” sandıklarının kimlikleri hakkında bilgi sahibi olur! Yoksa “Milliyetçi” sandıkları partilerinin 50 yıldır yürüttüğü “Alevi Türkmenleri düşmanlaştırma” projesinin parçası olmayı sürdürürler! Samimi Ülkücüler, Ümit Kaftancıoğlu gibi yurtseverlerin neden öldürüldüğüne kafa yormalıdır…